İslam Dünyası Topyekûn Küresel Saldırı Altındadır

Türkiye Gönüllü Teşekküller Vakfı genişletilmiş üye toplantısında Suriye'deki Son Gelişmeler değerlendirildi. Ensar Vakfı Konferans Salonunda yapılan toplantıya 100’ü aşkın STK başkan ve temsilcisi katıldı. Toplantının açılışı Bayrampaşa Yeşil Camii İlim ve Hizmet Vakfından Hafız Adem Başer’in okuduğu Kur'an-ı Kerim tilaveti ile yapıldı.

İstişare toplantısında açış konuşması yapan TGTV Başkanı Hamza Akbulut; Suriye meselesinin, çok önemli sonuçları olan bir sorunlar yumağı olduğuna değindi ve şunları söyledi; "Çevremiz 13 ülke tarafından kuşatılmış durumdadır.13 ülkenin silahlı gücü güneyimizde ve Akdeniz'de yığınak yapmıştır. Bu kadar yığınak niye yapıldı? Suriye meselesinin nasıl bir seyir izlediğini burada bütün yönleriyle konuşacağız. Ülkemizdeki Suriyeli çocukların tahsil hayatı ile ilgili kamu kurumlarınca çalışmalar yapılıyor. Eğitim faaliyeti yapan gönüllü kuruluşlarımızla da bu konuyla ilgili yönlendirme ve bilgilendirme toplantısı yapılacak" dedi.

Suriye'deki son gelişmeler ile ilgili detaylı bir bilgilendirme yapan Emekli General Adnan Tanrıverdi, İslam dünyasının küresel bir saldırı altında olduğunu söyleyerek, dünyanın ABD'nin egemenliği altında olduğuna dikkat çekti. ABD'nin yılda 800 milyar dolar savunma harcaması yaptığını buna karşılık Rusya'nın yılda 80 milyar, Türkiye'nin ise 20 milyar dolar savunma harcaması yaptığına değindi.

Tanrıverdi,  Türkiye'nin savunma sanayinde bağımsızlığını arttırması gerektiğini ifade ederek şu tekliflerde bulundu.

·         Türkiye'nin güvenli bölge talebi devam etmeli

·         Türkiye Suriye meselesinde Bayırbucak ve Irak Türkmenleri menfaatine olacak şekilde esnek politika takip etmelidir.

·         Ortadoğu'da Sünni bir bölgenin olması gereklidir.

·         Türkiye NATO üyeliğini caydırıcı ve sembolik bir güç olarak kullanmalıdır. Savunmasında tamamen Nato'ya güvenmemelidir.

·         Suriye hava sahasının kontrolünü ABD yapmaktadır. Rusya ile ABD koordinasyonu ihtimali değerlendirilmelidir.

·         Türkiye savunma stratejisini değiştirerek, tehdit sınırımıza girmeden yerinde tespit edilerek tahrip edebilmelidir.

·         İslam dünyası halkları, devletlerinden ve devlet yöneticilerinden daha fazla birlik olmaya hazırlar.

·         Musul meselesinde Türkmenler ve Sünniler sıkışmış durumdadır. Türkiye müdahil olmalıdır.

·         Ortadoğu'da Şiiler, Kürtler dış desteklerle belli bir güç haline geldiler. Türkmenler ve Sünni blok ise zayıflatılmış durumdadır. Türkiye bu konuda da etkin olmalıdır.

·         İslam Dünyasında Müslümanların birbirleriyle savaştığı bir asimetrik 3.dünya savaşı yaşanmaktadır. Kendimizle barışmamız lazım.

·         Türkiye PKK'yı dış tehdit olarak kabul etmeli ve tasfiye etmelidir.

ASSAM Yönetim Kurulu Başkanı Emekli General Adnan Tanrıverdi'den sonra gazeteci yazar Mustafa Özcan da Suriye'deki son gelişmeleri değerlendirdi. Özcan, Suriye'de Türkiye'nin rolünün azaltılmak istendiğine dikkat çekti. Suriye'deki aktörler ile ilgili olarak batının bir şablon geliştirdiği tespitini yapan Özcan, buna göre batılı devletler Suriye'de Esed ve yanlılarını Stalin'e, muhalifleri de Hitler'e benzeterek, bir zamanlar olduğu gibi bugün de batıya bağımlı olan Stalinle sembolleştirdikleri yapılanmaları tercih edeceklerini vurguladı. ABD'nin Rusya'yı destekleme sırrının, Rusların gittikleri yerlerde tutunamaması olduğuna değine Özcan, bugün Ortadoğu'da olup bitenlerin İslam ile yapılan bir örtülü savaştan ibaret olduğunu söyledi.

Özcan; "Batılı güçler terörü bir maske olarak kullanıyorlar. Ortadoğu’da terör tesadüfen ortaya çıkmış değildir. Soğuk savaşı kazanan batı, İslam ile mücadelesinde fiili olarak bir İslam dünyasının oluşmaması üzerine stratejiler uygulamaktadır. Suriye meselesini ortada bırakmak isteyen batılı güçler, burada laik bir Suriye devleti kurulması için beklemektedirler" dedi.

Rusya'nın Suriye'de taşeronluk yaptığını söyleyen Özcan, Suriye'de medeniyet içi savaş teorisinin uygulandığını söyledi.