Çin de Müslüman Uygur Türkleri asılıp kesilip kurşuna diziliyor, işkenceler yapılıyor,

Myanmar'da müslümanlar canlı canlı yakılıyor,
Filistin'de kadınlar,çocuklar bombalarla param parça ediliyor,
Irak'ta,Kerkük te,Musul da,Suriye'de,Libya'da,Mısır'da,Cezayir'de rejim uğruna halk katledilirken,Kimse terör diyerek dinini  ırkını arayıp sormadı,söylemedi.Sanki  o zamanlar terör değildi de,FRANSA'DA 12 kişi ölünce hortladı terör...

UYAN EY Müslüman..!!

Kendilerine göre dünya düzeni kurmaya çalışanların tarihte hep böyle sinsi planları,acı olayları olmuştur ve olacaktır.Küresel terörün nemalandığı Müslümanlar üzerinde oynanan oyunlar dün olduğu gibi bu gün de oynanmaktadır,yarın da olacaktır…Ülkemiz  ve bölgemiz üzerinde de oynanan bu oyunların etkisi altında kalmamak için her zaman sağ duyulu olmak lazım..Ne olursa olsun içimizde de Fransızlar,Yahudiler,Ermeniler,İngilizler vardır.

Onların sataşmalarına,kaos ve kavga zemini hazırlama oyunlarına gelmemeliyiz..Dünya Müslümanlarıyla dayanışma içinde olabilmek için önce  kendi  içimizde güçlü bir Türkiye birlik beraberliğini oluşturmalıyız.

Güçlü bir millet ve Güçlü bir Devlet olabilmek için  Mustafa Kemal ATATÜRK,

Nede güzel söylemiş.

Ey Türk gençliği! Birinci vazifen, Türk istiklâlini, Türk Cumhuriyet'ini, ilelebet, muhafaza ve müdafaa etmektir.

Mevcudiyetinin ve istikbalinin yegâne temeli budur.

Bu temel, senin, en kıymetli hazinendir.

İstikbalde dahi, seni bu hazineden mahrum etmek isteyecek, dahilî ve haricî bedhahların olacaktır.

Bir gün, istiklâl ve cumhuriyeti müdafaa mecburiyetine düşersen, vazifeye atılmak için, içinde bulunacağın vaziyetin imkân ve şeraitini düşünmeyeceksin!

Bu imkân ve şerait, çok nâ müsait bir mahiyette tezahür edebilir.

İstiklâl ve cumhuriyetine kastedecek düşmanlar, bütün dünyada emsali görülmemiş bir galibiyetin mümessili olabilirler.

Cebren ve hile ile aziz vatanın, bütün kaleleri zapt edilmiş, bütün tersanelerine girilmiş, bütün orduları dağıtılmış ve memleketin her köşesi bilfiil işgal edilmiş olabilir.

Bütün bu şeraitten daha elîm ve daha vahim olmak üzere, memleketin dahilinde, iktidara sahip olanlar gaflet ve dalâlet ve hatta hıyanet içinde bulunabilirler.

Hatta bu iktidar sahipleri şahsî menfaatlerini, müstevlilerin siyasî emelleriyle tevhit edebilirler.

Millet, fakr ü zaruret içinde harap ve bîtap düşmüş olabilir. Ey Türk istikbalinin evlâdı! İşte, bu ahval ve şerait içinde dahi, vazifen; Türk istiklâl ve cumhuriyetini kurtarmaktır!

Muhtaç olduğun kudret, damarlarındaki asil kanda, mevcuttur!