BASIN AÇIKLAMASI

         4 KASIM 2009 - 2009/4

Son günlerde, Giresun Dernekler Birliği ve Feshane Giresun Günleri ile ilgili basın-yayın organlarında çıkan haberler üzerine, aşağıda yazılı açıklamayı yapma gereği duyduğumuzu kamuoyunun bilgilerine arz ederiz.

1998 yılından beri, İstanbul’da kurulu sivil toplum kuruluşlarımızın, belli bir sistem içerisinde yer alması için gayret gösteriyoruz. Çok büyük emekler vererek ve tüm ilçelerimizin katılımını sağlayarak, ilimizi en güzel şekilde temsil edebilecek bir kurumu marka haline getirdik.

Ne zaman ki, Giresunluların İstanbul gibi bir metropolde sesini duyurmaya çalıştık. En acımasız eleştirileri, aykırı haberleri, insafa sığmayacak yorumları kendi insanımızdan aldık, bunları Giresun’umuzun internet sitelerinden büyük bir üzüntü ile okuduk.

Doğru bildiğimiz bir şey vardı. Şartlar ne olursa olsun, yılmayacaktık. Bu kervan mutlaka yürüyecekti. Bizim kaybedecek zamanımız yoktu. Ve öyle yaptık. Kimseye cevap verme ihtiyacını bile duymadık. Tüm ilçelerimizden aldığımız yetkilerle, ciddi bir ekibimiz, imkânlarımız ölçüsünde hedeflerimiz vardı. Bizler emin adımlarla hedeflerimize yürürken bazıları rahatsız olmaya, kendilerinde hesap sorma cüretini görmeye başladı. Kızacağımız, cevap vereceğimiz, küseceğimiz, hatta bırakıp gideceğimiz zannedildi. Biz, böylesine kuru gürültülere pabuç bıraksa idik, bugün Giresun Dernekleri Birliği gibi bir kurum asla olmazdı.

Dünya zıtlıklardan kurulmuş. İyi ile kötü, güzel ile çirkin, doğru ile yanlış gibi. Bizler iyiyi, güzeli, doğruyu seçtik. İnsanımıza sunduğumuz hizmetler öylesine kabul gördü ki. “Arkadaşlar yapın, açığınız çıkarsa bize gelin.” “Giresun ilimize baktığımızda, Giresun Deniz Yıldızı Derneği’ni, İstanbul’a baktığımızda, Giresun Dernekleri Birliği’ni görüyorum.” diyen iş adamlarımız var. “Bizim ilçelerimizden bir tek köy derneğimiz bile, Giresun Dernekleri Birliği’nin dışındaki hiçbir oluşum içinde yer almayacak.” diyen ilçelerimiz var.  

Problemlerine çare ürettiğimiz, iş imkânı sağladığımız, burs temin ettiğimiz yüzlerce insanımız var. Biz, lâf üretenlerle değil, bizden hizmet bekleyenlerle ilgileniriz. Bu işler yazıp, çizmekle olsaydı. Giresunculuk yapan bu beylerin kalemleri, Giresun ilimizdeki bütün olumsuzlukların ortadan kalkmasını sağlardı.

HESAP VERECEĞİMİZ MAKAMLAR BELLİDİR

Üç seneden beri “Feshane Giresun Günleri”ni büyük bir başarı ile yapıyoruz. Bu başarı, Ben Giresunluyum diyen herkesindir. Herkesin yapılan bu iş ile gurur duyması gerekir. Başka illerin Valileri bile, gelin bu işi müştereken yapalım diye teklif sunarken, konuşanlar, yorum yapanlar arasından bir tek Allah’ın kulu çıkıp, “Arkadaşlar ne yapıyorsunuz? Bu işin altından kalkabilecek misiniz? Benim de şu katkım olsun” diyemedi.

Feshane Giresun Günleri, en az dört aylık bir çalışmanın ürünüdür. Tamamen profesyonel düşünülerek yapılır. Konu ile ilgisi olabilecek herkes toplantılarımıza davet edilir. Fikirlerine başvurulur. İlçelerimiz, köy dernekleri ile sürekli toplantılar düzenler, kendi ilçelerinin en güzel şekilde tanıtılması için gayret gösterirler. Şahıslar gelip, geçicidir ama kurumlar kalıcıdır. Bizler sadece aracıyız. Ortada bir başarı varsa, bu tüm Giresunluların başarısıdır.

Giresun Dernekleri Birliği, resmi bir kurumdur. Çok ciddi emekler verilerek, çok önemli faaliyetler gerçekleştirilir. Şükürler olsun ki, birileri gibi, bir konu belirleyip, toplantılar yapıp, büyük projeler gerçekleştireceğimizi kamuoyuna duyurup, sonradan vazgeçtiğimiz hiçbir faaliyetimiz olmadı. Yaptıklarımızdan zarar da etmedik. Kurumu zor durumda bırakacak hiçbir karar almadık.

Yönetim Kurulumuz, yeri ve zamanı geldiğinde, Denetleme Kurulu’na, Genel Kurula ve İl Dernekler Müdürlüğü’ne hesabını verir. Yine de hesap soranların iyi niyetli arkadaşlarımız olduğunu düşünüyoruz. Kim bilir, zarar etmiş olsa idik, bu zararı karşılayabileceklerini de söyleyebilirlerdi.

NEREDE NE YAPMAMIZ GEREKTİĞİNİ BİLİRİZ

Bizler yerimizi, mevkiimizi, emeğimizi biliyoruz. Sık sık kullandığımız bir sözümüz var. “Kim nerede ne yapması gerektiğini ve ne yapmaması gerektiğini, Kim nerede ne söylemesi gerektiğini ve ne söylememesi gerektiğini iyi hesap etmelidir.” deriz. Bu bir gönül işidir. Biz bu çalışmaları, Allah korkusu ve insan sevgisi ile yapıyoruz. Zamanımızın büyük bir kısmını insanımıza ve ilimize hizmet noktasında başka neler yapabiliriz, düşüncesi ile harcıyoruz. Yıllarca verilen emeklerimizi, birikimlerimizi bir kalemde silip atamayız.

Birileri bizlere koltuk işgalcisi, padişah gibi sıfatlar yakıştırsa da, teveccühleri için teşekkür ederiz. 

GİRESUN GÜNLERİ’NİN SAHİBİ GİRESUN DERNEKLERİ BİRLİĞİ’DİR

İstanbul gibi büyük bir metropolde, nüfusumuza yakışır bir organizasyonu gerçekleştirmek için yapılan toplantılar esnasında birilerinin ortaya farklı fikirler atması, önerilerde bulunması yapılan işler üzerinde hak doğurmaz. Kaldı ki bu organizasyona katkıda bulunan kurum ve kuruluşlar emeklerinin ve hizmetlerinin karşılığını almışlardır.

Kamuoyunda spekülâsyona sebep olan açıklamaları yapan kardeşlerimiz, tertip edilen toplantıya katılan arkadaşlarımız, bu organizasyonun, Giresun Valiliğinin himayelerinde, Giresun Dernekleri Birliği tarafından gerçekleştirildiğini isimleri gibi bilirler.

Acaba, Giresun İl Özel İdaresi’ndeki özel gündemli toplantıları, İlçe derneklerimizle yapılan toplantıları, İstanbul’da her alanda söz sahibi hemşerilerimiz ile, gazeteci arkadaşlarımızla yapılan toplantıları bu arkadaşlarımız mı gerçekleştirmişti. İlimizin tarihi, kültürel ve sosyal birikiminin İstanbul’a aktarılmasının gerçekleştirilmesi, Türkiye’nin en büyük resim sergisinin resimleri açılması bu arkadaşlarımız tarafından mı gerçekleştirildi.

Giresun Günleri ile ilgili tüm organizasyonlarda görev alanlar, bu organizasyona sponsor olanlar, ilçelerimiz adına stant kuranlar, ticari firmaları adına stant kuranlar, T.C. Başbakanı da dahil olmak üzere, bakanlar, milletvekilleri, belediye başkanları, bürokratlarımız, sanatçılarımız, gazetecilerimiz ve en önemlisi Feshane Giresun Günleri’ni ziyaret eden tüm ziyaretçilerimizin gözleri önünde tüm açıklığı ile gerçekleştirilen bu organizasyona birileri tarafından sahip çıkılması abesle iştigaldir. Bu tavır ve davranışlar hayretle izlenmektedir.

BU YORUMLARI SADECE GİRESUNLULAR OKUMUYOR.

Büyüklerimiz, “Her şey her yerde söylenmez” demişler. Bir şey daha demişler. “Boğaz dokuz boğumdur, dokuz kere düşünüp, bir kere söyleyeceksiniz”  diye tavsiye etmişler.

Yazılanları, sadece Giresunlular okusa, hiç önemli değil. Bu camia zaten kimin ne olduğunu çok yakinen biliyor. Yazılanları, başka illerin insanlarının da okuduğunu düşünün, iş arkadaşlarınızın, sizi sevenlerin okuduğunu da düşünün. Aslı, astarı olmayan şeyleri nasıl yazıyorlar anlayamıyoruz. Bir internet sitesi sahibi, “Sizinle ilgili bir haber yaptım, biraz kızacaksın ama site hit yapsın” istedim, diyebiliyor.

Sizin onayınızla bir yerlerde görev alanlar, “Bundan sonra burada Giresun’u ben temsil edeceğim” diyebiliyor. Bizim kimse ile sorunumuz yok, öyle olduğunu düşünenler var ise, kendilerine baksınlar. Suskunluğumuz, cevap verme ihtiyacını duymamamız, yazılanları kabul ettiğimiz anlamını taşımaz. Yazmak, cevap vermek sorun değil, sorun kafalardaki art niyetleri yıkabilmekte. Şimdilik bu da mümkün görülmediğinden sabrediyoruz. Güneş balçık ile sıvanmaz. Bütün gelişmeleri olgunlukla izleyeceğiz. Doğru bildiğimiz yolda devam edeceğiz. Ne demişler “Aynayı düz bırak, bakmaya yüz bırak.” Herkese şunu tavsiye ederiz, yarın utanacağınız şeyleri söylemeyin, yazmayın. Bizim gibi düşünmeyen kardeşlerimizi de seviyoruz, emekleri için teşekkür ediyoruz. Sorumluluklarını bildikleri sürece, kendilerine başarılar diliyoruz.

Giresun Dernekleri Birliği Yönetim Kurulu