1 OCAK 630 MEKKE'nin FETHİ
Peygamber Efendimizin doğup büyüdüğü, gençlik ve risaletin ilk yıllarını geçirdiği, Hazreti Hatice validemizle izdivaç ettiği, Hira Mağrası’nda vahye ilk defa mazhar olduğu ve peygamberliğinin meşakkatli dönemini geçirdiği, sonunda da ilahi emrin ışığı altında Hicret’e mecbur kaldığı Mekke şehri miladi 1 Ocak 630 tarihinde Müslümanlar tarafından fethe mazhar olmuştur.Bugün bu büyük fethin yıldönümüdür.
Mekke’den 622 tarihinde Medine’ye eski adıyla Yesrib’e hicret eden peygamber(sav) efendimiz yeni bir şehirde ve yeni bir taraftar kitlesiyle büyük bir güç ve moral olmuştur.Hicret olayını müteakip İslam dini her geçen gün güç kazanır olmuştur.Hicretten sonra geçen sekiz yıllık süre içinde Hicaz bölgesinde ve Mekke’den ve Mekke’de yaşayan azılı İslam düşmanlarından başka Müslümanların önünde önemli bir engel kalmamıştı.
Bu durumda kutsal Kabe’nin de içinde bulunmuş olduğu Mekke’nin fethi için bütün şartlar gayet müsait bir ortama gelmiş bulunuyordu.Sahabe-i kiram ile istişareye fikir alışverişine büyük önem veren Allah’ın resulü Peygamberimiz, güzide ashabını toplayarak Mekke’nin fethi ile ilgili durum değerlendirmesi yaptı.Bu önemli istişareden Mekke’nin fethi için savaş kararı çıktı.Bu karar mümkün mertebe hem gizli tutuluyor, hem de harekat için hazırlıklar aralıksız şekilde sürdürülüyordu.Gizlilik içinde savaş hazırlıkları tamamlandıktan sonra Hz. Muhammet(sav) kumandasında ki yaklaşık on bin kişilik ordu Mekke üzerine harekete geçti.Mekke yakınlarına gelinceye kadar hiçbir Mekkelinin bu büyük ordudan ve bu çok önemli harekattan en ufak yollu bile haberi olmamıştır.Zira işler gayet planlı şekilde yürütülüyordu.
Mekke’nin fethi konusunda sevgili Peygamberimizin ciddi bir arzusu vardı.O önemli arzu Mekke’nin kan dökülmeden, hiçbir cana kıyılmadan fethedilmesiydi.Netice de efendimizin bu bu istek ve arzusu üzerine Mekke kan dökülmeden fethedilmiş oldu.
On bin kişilik fetih ordusu Mekke’ye girmeden önce Zi Tuva denilen yerde durduruldu.Peygamberimiz burada ordusunu dört parçaya ayırarak her parçanın Mekke’ye girecekleri yeri belirledi ve ona göre talimatını verdi.Artık İslam ordusu dört ayrı koldan Allah’a hamd ederek kutsal Mekke şehrine girmeye başlamıştır.
Bu büyük ve çok önemli harekat ile sağlanan fetih hadisesi Peygamber efendimizin planlamış ve arzu etmiş olduğu şekliyle, hem de kan dökülmeden gerçekleşmiş ve sekiz yıl ayrı kalınan bu güzel ve kutsal şehir Müslümanlar tarafından alınmıştır.Bu gerçek fetihten sonra Müslümanların Arap Yarımada’sında ve Hicaz bölgesinde güçleri bir kat daha artmış ve 7-8 yıllık İslam devleti ciddi bir başarı elde etmiştir.
Bu büyük fetih olayının gerçekleşmesiyle İslam Peygamberi, yanında Hz. Ebubekir ve diğer büyük sahabelerden bir grupla birlikte doğruca Harem-i Şerife, kutsal yapı Kabe’ye giderek tevhid akidesinin beşiği, Allah’ın beytini ziyaret ederek şükür secdesi yapmış ve Müslümanların kıblesi Kabe’yi ve çevresini putlardan temizlemiştir.
Artık Mekke halkı da fevç fevç İslama koşuyor ve sekiz yıl önce çıkarmış oldukları şehri her şeyiyle geri alan, bu büyük fethi gerçekleştiren Hz. Muhammet’in huzurunda kelime-i şahadet getirerek İslam dini ile şerefyap oluyorlardı.
Böylece 1 Ocak 630 tarihinde büyük bir fetih gerçekleşmiştir,Mekke bir İslam şehri olmuş, Kabe putlardan temizlenmiş ve Kabe’nin damında Allahu Ekber nidalarıyla başlayan ezanı Muhammedi’nin nağmeleri dünyanın dört bir yanına daha anlamlı bir şekilde yayılır olmuştur.