(3)25 Mart 2012 Pazar
Sabah otelde hazırladığımız kahvaltının ardından, Moritanya’nın başkenti Novakşot programlarımıza başladık. İlk olarak bizlere rehberlik yapan partner kuruluşumuz Cemiyetul Hayır kurumunu ziyaret ettik. Cemiyetul Hayır Kurumu Başkanı İshak beyden çalışmalar hakkında bilgi aldık. Moritanya halkı Türk halkını çok sevdiğini ifade ederek söze başlayan Başkan İshak Bey, eğitimini Kanada'da bitirdikten sonra 1986 yılından 2001 yılına kadar farklı hayır kurumlarında yöneticilik yapmış. Cemiyetul Hayır Kurumunun temellerini ise 2001 yılında atmış ve 2005 yılında ise Resmen faaliyetlere başlamış.
Cemiyetul Hayır kurumunun temellerini attığı dönemlerde çok sıkıntı yaşadığını belirtti. Donemin hükümeti ABD'den aldığı bir emirle 2003 yılında Moritanya da yârdim faaliyeti yürüten tüm kurumları teröre hizmet ettiği gerekçesiyle kapattı. Bizleri tutuklatıp cezaevine koydu. O dönemin hükümeti 2005 yılında darbeyle indirilince, bizler Cezaevi'nden çıktık. Cemiyetul hayır kurumunu 2005 yılından itibaren tekrar hizmete açtık. Fakat AB ülkelerine vize alma konusunda hiç sıkıntı yasamadığını ancak Arap ülkelerine vize almada çok sıkıntı yaşadığını ifade etti.
Cemiyetul Hayır Kurumunda 55 personel çalışıyor. Yüzlerce gönüllüde hizmet veriyor. 2500 yetim çocuğu bünyesinde barındırıyor. Cami, Hastane, Medrese ve 25 metre ile 100 metre derinliğinde su kuyuları açtırıyor. 2011 yılında bölgede Ramazan ve Kurban çalışmalarını İHH ile birlikte yürüttüklerini ifade eden baksan İshak, 200 tane yetim çocuğun bakımını ve eğitim masraflarını da İHH'nin üstlendiğini söyledi.
İHH ile hiçbir sorun yaşamadıklarını, yardımların düzenli olarak ulaştığını belirtti. Üç milyon nüfusu olan bir ülkede hizmet verdiklerini 12 şehirle 55 bölgede faaliyet yaptıklarını ifade etti. Kurum içinde 5 yılda bir secim yaptıklarını ve kurucu başkan olarak hala devam ettiklerini söyledi. Kurum Faaliyetleri arasında bayanlara yönelik eğitici programlar düzenlediklerini, bu programlar dahilinde dikiş nakış kursları, el beceri kursları ve bilgisayar eğitimi vs. Kurslar açtıklarını ifade etti. 2005 yılından bu yana bütün faaliyetler hayra yönelik olduğunu dile getirdi.
Dünya Müslüman cemiyetler ile yakın temas halinde olduklarını, her kuruma eşit yakınlıkta olduklarını söyledi. Hizmet anlayışlarının İslam üzerine kurulduğunu ifade eden Başkan, yaptıkları yârdim faaliyetlerinin her alanını resmi yaptıklarını, gayri resmi hiçbir çalışmamız yoktur seklinde konuştu.
Kurulusundan bu yana 2500 yetime hizmet verdiğini, 17500 aileye Gıda yardımı, 36000 kişiye sağlık hizmeti 41000 kişiye İftar ve Kurban yardımı, 31 Cami ve medrese yapımı, 17 Su kuyusu, 13 bölgeye doktor gönderildi ve 13000 insan tedavi edildi. Bölgede öne çıkan hastalıklar, Sıtma, Deri hastalıkları, Seker hastalıkları ve Beslemeden kaynaklanan hastalıklar olarak belirtti. Yaz aylarında mevsim sıcaklıkları 45 dereceye çıkıyor. Halkın gelir kaynakları Demir, Balık, Altın, Petrol, Bakır, Hurma ve Hayvancılık yaptıklarını sözlerine ekliyor.
Türk Elçiliğine ziyaret
Türk elçiliğine yaptığımız ziyarette karşılama mükemmeldi. Elçiliğimiz yaklaşık bir yıl olmuş faaliyete başlayalı. Su anki bulunmuş olduğu bina hem lojman hem de Elçilik binası olarak hizmet veriyor. Elçilik binasında, ateşe (Burak Çoban, Çanakkaleli) ateşe yardımcısı ( Şeref Muti Kastamonu) ve Sayın elçimiz (Musa Kulakkaya-Konyalı) ülkemizi temsil ediyor. Elçimiz yerinde olmadığı için, Ticari ateşemiz Burak beyle Yaptığımız görüşme esnasında Moritanya ile ilgili ticari bilgiler aldık.
Ülkede ihtiyaç duyulan ticari alanlar.
1-Maden isletmeciliği
2-Prefabrik yapı sektörü (Türk şirketi olan Yesti ve Doce yapı 1300 kişi çalıştırıyor Türk)
3-Balıkçılık sektörü (İthalat yapılabilir ve Metro balıkları buradan alıyormuş)
4-Balık Unu fabrikası
5-Ülker grubu yok, fakat Biskirem çok tutuluyor. Bisküvi ithalatı Senegal’den yapılıyor.
6-Sağlık sektöründe özel hastanelere çok ihtiyaç var. Hastalar genelde Fas'a gidiyor.
7-Ayakkabı sektörüne ihtiyaç var. (Mağaza veya üretim olarak)
8-Kıyafet ve iç giyim ihtiyaç. Özellikle bayan iç çamaşır giyimine çok ihtiyaç var.
9-Deri çok ucuz ve burada Üretim yapılabilir.( Bir Türk şirketi bu alanda faaliyet gösteriyor.)
10-Deri Çanta ve kemer
11-Lahmacun ve döner mükemmel iş yapar
12-Giyim mağazalarını Lübnanlılar işletiyor ve alışverişlerini İstanbul’dan yapıyorlar.
13-İnşaat malzemeleri Çinlilerin elinde. Lüks inşaat malzeme ve boyalara ihtiyaç var.
14-Altın maden isletmeciliği yapılabilir kaynak çok fazla. (Türk firmalardan biri çalışma başlatmış)
15-Canada ve Australya'lilar günde 11 milyon dolarlık altın çıkartıyorlar.
16-Meyve suyuna ihtiyaç var.
17-Süt ürünleri üretimine ihtiyaç var. (Murat (Polat) Alemdar makası olursa is yapar) Süt Almanya dan ithal geliyor.
18-Süt Tozu çok satıyor. Yoksul halk aşırı tüketiyor.
19-Çelik Para Kasalarına ihtiyacı var.
20-Gümrüklerde çok fazla problem çıkmıyor.
21-Türk bankası olarak sadece Asya Bank yerel bir banka ile ortak çalışıyor.
22-Burada bankaya güven yok. Paralar ya toprak altında ya da Çelik kasada muhafaza ediliyor
23-Moritanya Vize uyguluyor. Ülkede vergi sistemi yok.
24-Tekstil üretimi yapılabilir, (asgari ücret 200 ero civarında) Üretim hiç yok.
25-Asker paralı ve 350 bin Askeri mevcut.
26-Parlamentoda 90 vekil var. Gelecek seçimlerde 150 olacak.
27-Ülkede 40 üzerinde siyasi parti var.
28-Ülkede yabancıya teşvik var fakat bürokrasi yavaş işliyor takibi iyi yapılmalı.
29-Başkent Novaksot'ta toprakların tamamı yerli ve yabancıya satılmış.
30-Alman arabaları ülkede öne çıkıyor. Mercedes marka araçlar trafikte oldukça fazla.
31-Reklam ajansları konusunda ihtiyaç var.
32-Ülkede matbaa’ya ihtiyaç var.
33-Mobilya mağaza ve Üretimlerine ihtiyaç var.
35-Çelik Kapı ve Plastik pencere üreticilerine ihtiyaç var.
Ülkede Ticaret kayıt altında değil. Kim is adamı kim tüccar ve esnaf anlaşılmıyor. Sanayi ve Ticaret odaları var fakat çok faal değil. Bu bilgileri ateşemiz Burak beyden aldıktan sonra, Elçi beyi tekrar ziyaret etmek üzere proğramlarımıza devam ediyoruz. Gün içinde 10 yetim aileyi evlerinde ziyarete başlıyoruz......
(4) 25 Mart 2012 Yetim Aile ziyareti.
Bugün 10 yetim aileyi ziyaret ettik. Gıda ve nakdi yardımda bulunduk. Bir kısmı çadırda bir kısmı 4 M2 odada kalıyor. Evde yere serilmiş bez parçasından başka bir şey yok. Verilen gıdayı pişirecek mutfak ve malzemeleri dahi bulunmuyor. Evler briketten yapılmış ve tek odalı. 8 odalı evlerin ortak kullanım alanları 20 m2 avlu şeklinde ortak kullanıyorlar. Hepsinin evlerinde Televizyon var en çok izlenenler Türk dizileri, özellikle Küçük büyük herkes Kurtlar vadisi dizisine hayranlar. Çocuklar genelde yalın ayak dolaşıyorlar. Üzerlerine giydirilecek bir şeyleri yok. Bazı çocuklar tamamen çıplak. Çocuklara yönelik aşırı derecede Ayakkabı ve giyime ihtiyaç var.
1-Ziyaretimiz esnasında birinci ailede 5 yetim çocukla karşılaştık. Komşuların yardımıyla geçiniyorlar. 4 m2 oda içinde. Muhammet, Meryem, Fatıma' Nana ve Ayşe birlikte yaşıyor. Muhammet hasta, devamsızlıktan okuldan atılmış. Tedavi için Türkiye’ye göndermek istiyorlar.
2-Ziyaretimizde 4 Yetim çocukla karşılaştık. Yusuf (4) Nana (2) Mahfuz (7) ve Meryem (5). 4 m2 oda içinde kalıyorlar. Baba rahmetli olmuş Anne ikinci evliliğini yapmış. Çocuklara nine bakıyor. İçerde çok duygulu anlar yasadık. Ev'de çocuklara Nine bakıyor, Kızı ikinci kez evlilik yapmış çocukları bakan Nine'ye zarf içinde eline para tutuştururken göz yaslarını tutamadı ve ağlamaya başladı.
3-Ziyaretimizde 1 Yetim çocuk 11 yasında ismi Buha, okuyor ve 2 sınıfa gidiyor. 10 sene önce baba rahmetli olmuş ve okuldan fırsat buldukça Eşek'le yük taşıyarak geçimini sağlıyor.
4-Ziyaretimizde 5 yetimle karşılaşıyoruz. Babaları 2011 yılında rahmetli olmuş. Zehra(10), Rukiye (13), Teh (7), Salih (20), Zeynep (20) birde Anneleri var. Bizleri karşılarında görünce biraz utandılar. Anne, Çocukları ile birlikte 4 m2 çok temiz bir oda içinde bir Köse'ye sıkışmış oturuyorlardı. Zemin'de cok temiz bir kilim vardı. Yer minderlerini bizim oturacağımız şekilde hazırlamışlardı. İçeri girdiğimizde minderlerin üzerine oturarak onlarla sohbet ettik. Çok samimi ve sıcakkanlılar. Zehra, Rukiye ve Teh okula gidiyorlardı. Okulda Yazı yazmak için tahtaları kullanıyorlardı. Derslerini yazacak defter ve kalem alacak paraları yoktu. Bütün eğitimlerini tahtadan yapılmış ince bir levhaya yazıyorlardı. Onlar için 28 Mart 2012 günü mini bir lokanta acılısı yapacağız. Gıda ve Zarfa içinde bir miktar para bırakarak oradan ayrıldık.
5-Ev ziyaretimizde günün aksamı olmuştu. İşimizi bitirmek için biraz acele etmemiz gerekiyordu. Baba, 2008 de rahmetli olmuş. Beşinci evi ziyaret ettiğimizde yine 4 m2 bir oda ile karşılaştık. Ayşe (6), Muhammet (11) Dia (4), Abdullah (13) , 4 Yetim aile oda içinde yerde, birlikte oturuyorlardı. Evde elektrik yoktu yüzlerini görebilmemiz için cep telefonlarımızla odayı aydınlatmak durumunda kaldık. Gıda ve nakdi yardımımızı zarf içinde bıraktıktan sonra ayrıldık.
6-Ev ziyaretimizde yine bir Küçük oda'da 8 yetim ile karşılaştık. Evde çocuklar yerlere uzanmış beton üzerinde yatıyorlardı. Evde elektrik olmadığı için kişi sayısını dahi tesbit edemiyorduk. Bir ceza evi hücresini anımsatıyordu bizlere. Gıda ve nakdi yardımımızı takdim ederek oradan ayrıldık.
7-Ev ziyaretimizde, Çöl ortasına kurulmuş bir köye geldik. Burada 3 yetim aileyi ziyaret ettik. Kalabalık bir mahalleydi. Evler sıra sıra 4 m2 briketten yapılmış her odada bir aile kalıyor. Odaların bir kısmında elektrik var bir kısmında yok. Elektrik olanların bazılarında küçük bir televizyon vardı. Odada başka bir şey gözükmüyordu.
Mahallenin ortak kullandığı bir Küçük Tuvalet ve birde banyosu var. Herkes burayı kullanıyor. İhtiyacı olan suyu Küçük kaplarlar yanlarında taşıyorlar. Herkes Kur'an okuyabiliyor. 5 yasında Kur'an eğitimini almaya başlıyorlar. Kuyulardan su çekerek, Eşeklerle satanlar oldukça fazla. Geçimlerini bu şekilde sağlayanlar var. Su konusunda çok sıkıntı olduğunda ibadetlerini yerine getirmek isteyenler teyemmüm yapıyorlar. Kız çocukları buluğ çağına eriştiğinde kapanmaya başlıyor. Bir rivayete göre kız çocuklarını odaya kapatarak zikir çektirerek onların kilo almasını sağlıyorlarmış. Burada kilolu hanımlar daha çok ilgi görüyormuş. Ziyaretimiz esnasında 10 yaşında yetim bir Kız çocuğun başını okşadığımızda çok ayıp olduğunu öğrendik. Boşanmalar aşırı derecede. Hanımların birden fazla evlilik yapanları daha çok ilgi görüyormuş, öksüz kalan çocuk sayısı da bu sebeple oldukça fazla.
Ev ziyaretlerinin ardında otele geldik. Dışarıda yemek yeme imkânımız olmadığı için, ihtiyacımızı bir marketten temin ederek otelde kendi yemeklerimizi yaptık. Kaldığımız otel konut 180 m2 iki katlı daire seklinde. Her oda ihtiyaca göre yapılmış. 26 Mart 2012 Pazartesi günü 80 Yetimle ilgili Program için istirahata çekiliyoruz.
(5)26 Mart 2012 Pazartesi
80 yetim çocukla ilgili program hazırlığı başladı.
Kahvaltının ardından program için İMAN otelden ayrıldık. 80 Yetim çocuğun getirildiği lunaparka doğru yol aldık. Yaklaşık 40 dakikalık yolun ardından şehrin dışında bulunan özel lunaparka geldik. 80 yetim çocuklar Anneleri ile birlikte burada hazır bulunuyorlardı. Programın başlama saati 11.00 olarak belirtilmişti. İHH ekibi olarak programa 15 dakika önce gelmiştik. Bizden birkaç dakika sonradan sayın elçimiz Musa Kulakkaya'da geldi. İHH ekibi olarak sayın elçimizi karşıladıktan sonra, Lunaparka ait Şehrazat Restoranda birlikte sohbet ettik.
İHH'nin bölgedeki çalışmaları hakkında kendisine bilgiler verdik. Elcimiz, yârdim faaliyetlerine yabancı olmadığını, bir dönem Türkiye’de TIKA başkanlığı yaptığını ifade etti. STK çalışmalarının kendisi için çok önem arz ettiğini söyledi. Uzun süren sohbetin ardından programın başlayacağı ve bizler için hazırlanan protokol yerine birlikte oturduk.
iHH'nin Partner kuruluşu Cemiyetul Hayir Kurumu tarafından program hazırlanmıştı. Aileleri ile birlikte tören alanına gelen 80 yetim çocuk için yanımızda bulunan ( İHH İnsani Yardım Vakfı tarafından gönderilen) kıyafetler çocuklara giydirildi. Sunucu açılışı yaptıktan sonra, yetim çocuklardan biri kuranı kerim okudu. Ardından Kız ve Erkeklerden oluşan bir grup yetim çocuklar, sahneye çıkarak, Türk Halkı ve İHH İnsani Yârdim Vakfına yönelik anlamlı ifadeleri içeren şiir okudular. Cemiyetim hayır kurumunun konuşmasından sonra İHH'yi temsilen beni (İhsan Yüksel'i) konuşmaya davet ettiler. Yaptığım konuşmadan etkilenmiş olacaklar ki defalarca teşekkür ettiler. Protokol konuşma sırasında Sayın elçimiz Musa Kulakkaya unutmuş olacaklar ki hemen müdahale ederek, konuşma yapmasını sağladım.
80 Yetim çocuk ve aileleri ile birlikte lunaparkta eğlenmeye başladık. Salıncaklar, dönme dolaplar ve halı saha maçları vs gibi oyun alanlarında onları eğlendirmeye çalıştık. Türkiye’den giderken, Bisküvi çeşitleri, Kraker çeşitleri, Top kekler, Çubuk krakerler ve Sakız çeşitleri yanımızda götürmeyi ihmal etmedik. Türkiye’den götürmüş olduğumuz ikramların dağıtılmasında sıkıntı yaşamamak için, dağıtma sorumluluğunu yetkililere bıraktık.
Çocuklar lunaparkta eğlenmeye devam ederken, yoğun olan programlarımızı sürdürmeye devam ediyoruz. Şehre yakın bölgede Merkezi Tekvinul Ulema medresesine ziyaret gerçekleştiriyoruz. Medrese yetkilileri, bina girişinde bizleri karşılayarak konuk ağırlama odalarına çıkardılar. Burada medrese hakkında hazırlanan belgeseli, TV ekranında sunum yaparak anlatan yetkili, bu medrese, dünyada yasayan en büyük Âlimler den biri olan Muhammet Hasan Dedevun’un gayreti ile açıldığını ve amacın, Moritanya'da şer-i Âlimleri yetiştirmek olduğunu söyledi. Medresede Yemek ikramından sonra bir miktar bağış yaparak oradan ayrıldık.